İNSANCA, HAKÇA BİR TOPLUM YAPISININ ÖRÜLECEĞİ KALKINMIŞ, EŞİTLİKÇİ, ÖZGÜRLÜKÇÜ, BAĞIMSIZ VE DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE İÇİN
Cumhuriyetin yüzüncü yılında Cumhuriyet tarihimizin en önemli seçimlerinden birisi olan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri 14 Mayıs 2023’te yapılacak.
Seçimlere, ülke tarihimizin en büyük felaketlerinden birisi olan 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş Depremleri’nin acısını duyumsayarak giriyoruz.
Ülke olarak ekonomiden siyasete, dış politikadan güvenliğe, kamu yönetiminden adalete, kentleşmeden çevreye, tarımdan gıdaya, sağlıktan eğitime kadar her alanda büyük sorunlarla yüz yüzeyiz.
NASIL BİR ÜLKE İSTİYORUZ?
- Bugün ülkemizin en önemli sorunu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı verilen “Tek Adam” rejimidir. Demokratik bir ülke için ihtiyacımız olan ilk bu rejimin değiştirilmesidir. Bunun yerine halk egemenliğine ve güçler ayrılığına dayalı çoğulcu bir demokratik yönetim sistemi kurulmalıdır.
- Tüm toplumsal ve siyasi oluşumların katılımının sağlandığı, adaletin, sosyal hukuk devletinin, laikliğin, barışın, tüm kimliklerin, temel insan haklarının güvence altına alındığı, eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik bir anayasa yapılmalıdır.
- Yargı bağımsızlığını sağlayacak önlemler alınmalı, cemaat, tarikat ve çeteler gibi hukuk dışı yapıların ve siyasal odakların yargıyı yönlendirmeye yönelik girişimleri engellenmeli, cezalandırılmalıdır.
- Hak arama yollarının önündeki tüm engeller kaldırılmalı; insan hakları ihlalleri ortadan kaldırılmalı; düşünce, ifade, örgütlenme ve basın özgürlükleri geliştirilmelidir.
- Meslek kuruluşları ile toplumsal örgütlenmelerin iktidarlardan özerklikleri sağlanmalıdır.
- Kamu yararı doğrultusunda mesleklerini icra eden; Mühendisler, Mimarlar, Şehir Plancıları, Hekimler, Diş Hekimleri, Mali Müşavirler, Avukatlar, Veteriner Hekimler ve Eczacıların Meslek Odaları, mesleklerine ve meslektaşlarına yönelik, başta yasal düzenlemeler olmak üzere, eğitimden uygulamaya dek tüm tasarrufların odağında olmalı; görüşlerini yansıtmayan uygulamalara yer verilmemeli, kamusal hizmet ve kamusal denetim işlevleri geliştirilmeli ve güçlendirilmelidir.
- İş Yasası ile işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili yasa, tüzük, yönetmelik ve tebliğler uluslararası sözleşmeler, standartlar, normlar ve başta meslek odaları olmak üzere; sendikalar ve üniversitelerin görüşleri alınarak, iş kazalarını, çalışma koşullarını, iş güvenliği mühendisliğini, işyeri hekimliğini ve kamusal denetimi esasında yeniden düzenlenmelidir.
- Kamucu, güvenceli, toplum sağlığını önceleyen nitelikli bir sağlık sistemi kurulmalıdır. Yurttaşların sağlık hakkını engelleyen uygulamalara son verilmeli, sağlık hizmetleri prime dayalı genel sağlık sigortası yerine, doğrudan vergilerle oluşan genel bütçeden finanse edilmelidir.
- Sağlığı ticarileştiren, sağlık hizmetlerini metalaştıran, eşit, ücretsiz, nitelikli sağlık hizmetinin önündeki öncelikli engel olan sağlıktaki bütün katkı-katılım payları ve ilave ücretler kaldırılmalıdır.
- Sağlık hizmetinin vazgeçilmez bir parçası olan “ilaç hizmeti” üzerinde dayatılan ekonomik koşullar ve ilaç üretimini piyasa düzenine terk eden siyasi yaklaşımlar ortadan kaldırılmalıdır.
- Toplum sağlığı açısından, Sağlık Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlıkları arasında eşgüdümü sağlayacak bir yapının oluşturulmalı, aşı, ilaç, hayvansal ürünler, tarımsal makine, her türlü teşhis kiti, hayvansal gıda üretiminde dışa bağımlılık politikalarına son verilmelidir.
- Sınır tanımaz serbest piyasa sistemi ve kar maksimizasyonu anlayışına son verilmelidir. Yaşayan her insanın iyi gıdadan sağlığa, eğitimden kişisel güvenliğe, adalet, eşitlik, özgürlük ve demokrasiden politik katılıma kadar temel yaşamsal gereksinimlerinin karşılayacak bir sistem kurulmalıdır.
- Çevresel-yaşamsal bütün zenginlikleri tüketerek büyüme anlayışına son verilmeli, insana ve bilime yatırım yaparak toplumsal refahı arttırmaya odaklanılmalıdır.
- Düşük gelir gruplarının daha da yoksullaşmasına neden olan dolaylı vergiler yerine, doğrudan elde edilen gelirlerin gelirle orantılı olarak vergilendirildiği, rant ekonomisinin ödüllendirilmediği adil bir vergileme politikası oluşturulmalıdır.
- Başta kamusal ekonomik faaliyetler olmak üzere, bütün ekonomik ve ticari faaliyetlerin finansal denetimi yapılmalı, kayıt dışı ekonomi ve yolsuzlukların önüne geçilmelidir.
- Rant ve kayırma ekonomisinden çıkılmalı, üretim ekonomisine yönelik uygulamalar yaşama geçirilmelidir.
- Bilimsel ve Laik eğitim sistemi oluşturulmalı, üniversitelere bilimsel ve yönetsel özerklik sağlanmalıdır.
- Kadın ve çocuk haklarına özenle sahip çıkılacak bir hukuksal ve toplumsal ortam yaratılmalıdır.
- Engelliler toplumsal yaşama çekilmeli, her yönüyle insanca yaşam koşullarına kavuşturulmalıdır.
Ülkemizi yönetmeye talip olanlardan temel beklentilerimizin bunlar olduğunu kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.
İSTANBUL MESLEK ODALARI KOORDİNASYONU
TMMOB İSTANBUL İL KOORDINASYON KURULU
İSTANBUL BAROSU
İSTANBUL TABIP ODASI
İSTANBUL ECZACI ODASI
İSTANBUL DIŞHEKIMLERI ODASI
İSTANBUL VETERINER HEKIMLER ODASI
İSTANBUL MALI MÜŞAVIRLER ODASI